GEÇMİŞİNİ HATIRLA Kİ BUGÜNÜNE ŞÜKREDEREK DENGELİ YAŞA!!!

Tam da bu yazıya başlamadan önce düşündüm ne kadar çok zaman olmuş bloğumu yoklamayalı, artık tahlillerden tahlillere uğrar olmuşum buralara. İnstagramın şaşalı görüntüsü benim bu masum dünyamı bana unutturmuş mu? Yoksa insanların okumama alışkanlıklarımı beni buna teşvik etmiş? "Dünya'm" ben sana nankörlük mü ettim?

Bunu yapmamalıyım, ama işte hayat herkesi öyle bir çekiyor ki içine hiç bir şey bakir kalamıyor. Doğa, insan ruhu, beslenme, hisler, düşünceler... Haksız mıyım? Her geçen gün kirlenmiyor muyuz her şeyi ile?

Döndüm baktım ilaçları bırakalı tam 1,5 ay olmuş. Unutmamam gereken 05 Ekim 2017 tarihini bile unutmuşum. Diyorum ya geçmişini unutmak nankörlüktür benim için. Ama hatırlayacağım daha güzel işler oluyor hayatımda. Sanırım bundan sonraki süreçte bile ben bu satırları pek bırakamayacağım. Dönüp dönüp bakacak olsam da dönüm noktalarımı burada geleceğime sunacağım.

Son kan tahlilimden sonra nankör bir insan oğlu olarak bende biraz salıverdim. Her ne kadar hayat tarzım bu oldu desenizde hayattaki farklı tarzı olan insanlara ayak uydurabiliyorsunuz çünkü nefisten yaratılmış insanlarsınız sizde. Sonra kendimi hemen koyvermiyorum ya da cezalandırmıyorum ve dengeleme yoluna gidiyorum. Saldım diyorsunda Ayşe ne yaptında saldın. Evet, kiminize göre fazla kiminize göre az... Eşimi göre "Aman canım sende iki gak guk edersin yarın geçer, ye gitsin":D

Hiç savunmadığım glutensiz unu 3-5 öğün kullandım. Eşim pide pide diye tutturunca dışarda yemeyelim gel ben yapayım diye kandırdım onu derken ben de kandım. Ama çok lezzetli oluyor, n'apalım ! :) Glutensiz hindistancevizi unu ile yaptığım waffle'a bir kaç kaşık eser miktarda süt ve süt ürünü içeren çikolata kreması sürdüm. Evet, bunu yaptım, gene eşim dışarda tatlı yemesin diye ona kandığım günlerden birinde :) dahası da var... Tüm arkadaşlar ve eşler toplanmıştık, masa tam bana uygundu. Düşünülmüştüm biliyorum. Brokoli, karnabahar, güveçte et... Her şey mükemmeldi. Yemekten sonra herkes tatlı diye tutturunca ve en çok özlediğim kazandibi olunca 3 çorba kaşığı yedim :D  Bağırsak hassasiyetini enteresan şekilde yaşamadım.

Şimdi gelelim yaptıklarım ve değerlendirmelerim. Evet savunduğumuz şu ki OTOİMMÜN HASTALIĞI olanlarda bağırsak hasarı vardır ve GLUTEN/SÜT ÜRÜNLERİ YEMEMELİDİR. Gluten hassasiyeti olan herkeste hemen hemen süt alerjisi de vardır ki inek sütü insan doğasına aykırıdır. Ama danışmanımın kızıda bu hastalığı geçirmiş biri olarak süt ürünleri kullandığı halde değerleri artmamaktadır çünkü alerjisi yoktur. Bu çok nadir görülen durumdur. Ben biliyorum ve hissediyorum ki süt alerjimde mevcut. Çocukken bile ılık süt içtiğimde karın ağrısı ve gaz problemi yaşadığımı bilirim. O nedenle TÜKETİLMEMELİ benim için ve tüm OTOİMMÜN HASTALIĞINA sahip kişiler için.

Kafanız karışsın istemiyorum. GENEL DOĞRULAR ve SEÇİMLERİ ELE ALIYORUM. Evet zaman zaman tercih edebilirsiniz ama ertesi gün dengelersiniz. Ya da ciddi hassasiyetiniz varsa ve risk almak istemezseniz ebediyen kesersiniz. Benim en başta yaptığım gibi... Ben neyi anlamaya çalıştım bu seçimlerimle?

Tabiki inancım bu yönde ki ebediyen GLUTEN VE SÜT ÜRÜNLERİNDEN uzak durmalıyım zaten hiç bir yararı da yok. Yemezsem de ölmem ama ya yersem? Bir şeyi kaşık kaşık yemekle bir kaşık yemek aynı şey değildir onu görmek istedim. Ben bu kadar yersem beynimi ve ruhumu doyururdum, peki organlarım ne derdi bu işe? Nitekim ki yediğim günün ertesi gün güne sebze suları ile başladım :)

Bakalım o zaman ilaçsız ve biraz savurgan beslenme ile kan değerleri ne halde...

NOT: Genel doğrulardan şaşmamız anlamına gelmiyor benim burda yazdıklarım. Tabi ki de en doğrusu yapılmaması gerekendir. Bunu neden söylüyorum ileri safhalardaki hastalar bugünümü değil geçmişimi örnek almalı. Her insan her evre farklıdır kişi bunu idrak edebilecek düzeyde olmalıdır daima. Her gün mükemmel beslenip, mükemmel takviyeler alamayız. DENGE KURALINI sağlıklı beslenmeye geçtikten sonra çözmüş olmalıyız. Mükemmel sağlıklı beslenmeyi hayatına dahil edenler bile kaçamak yaparlar ama 30 günde 1 kuralı ile : )


Artık ALFA LİPOİK ASİT miktarını düşürme vakti geldi mi DENİSE?

"Hücreler yenileniyor biraz daha devam" demişti. Hatırlarsanız ilaçsız değerlerim kortizon kullandığım değerler ile aynıydı. Yani stable olup, yaklaşık ALT/AST:46 değerlerindeydi. Bu hafta düşen ALT/AST değerlerim bana hücreleri daha da doyduğunu ve yenilendiğini söylüyor o halde ALA artırılan miktarlarda azaltıma geçirilebilir. (Doz belirtmiyorum çünkü miktar bana özel belirlendi.)

Alfa lipoik asit düşüşe geçerken instagramda çok kısa sürece önce bahsettiğim N-ASETİL SİSTEİN(NAC) antioksidanını Denise ile de paylaştım. Karaciğer üzerindeki olumlu etkilerinden konuştuk ve gene beni destekledi :D Yeni bir antioksidanım var. Kullanılabilecek bir çok antioksidan var ve bilinçli alınırsa da çok yararı. Haftalardır her makaleyi "Pubmed" üzerinden okuyorum ve dozlara bakıyorum. Seçimler sizindir sadece kararlı ve mantıklı olun.