Uzun uzun araştırmalarımı ve elde ettiğim verileri burada yazabilmeyi çok isterim. Ancak, tıbbi terimleri anlaşılır hale getirmek bu zamansızlık içerisinde oldukça güç. Eminim benden daha yoğun tempoyla gününü geçirenler vardır. Ama aklımdaki onca soru işaretleriyle değil günümü günlerimi geçirmek kimi zaman zorluyor beni. Kendimi tedavi etmek amacıyla başladığım bu işe şikayetçi olmadan hatta belki de ilgiyle zaman ayırıyorum. İnsanlara anlatmak ve anlaşılamamak çok zor olsa da hiç "off" demedim şuana kadar. Benimle aynı kaderi paylaşıp güzel duygularını mail ile paylaşanlardan FERAY demişti ki "Keşke zevk aldığınız bir konu üzerine yazmış ve yazıyor olsaydınız" . Keşke... Dilerim ki gözyaşlarıyla başlayan bu serüven gülücükler açtırarak devam eder. Bu yazıların hiç biri hobi kategorisinde yer alamaz ama "mutlu etme" başlığı altında toplanabilir. :)
Blog açma fikri aslında hastane günlerinde yazdığım yazıları ölümsüzleştirmek amacını edindiğimde ortaya çıkmıştı. Hemen bir kaç saat içinde oluşturmuş ve ertesi gün ilk mailimi almıştım. O zaman anladım ki bu bilgileri araştıran tek ben değildim benim gibi belkide ihtiyacı olan nicesi vardı. Çok sonra blog ile yeterli kişiye ulaşamayacağımı düşündüm. Benim amacım ihtiyacı olanlara duyurabilmekti bunları. Okusunlar, araştırsınlar, onlara bir yol çizsin, belki bana bir dua etsin, belkide inanamayarak arkasını dönsün gitsin... Sonrasında sosyal ağlar aklıma geldi : ) Şimdi daha çok kişiye ulaştırabiliyorum yaşadıklarımı, yaşadıklarımızı, olanları, olacakları, bilinenleri, BİLİNMEYENLERİ... Mutluyum. Olumsuz hiçbir dönüt almadım ama alsamda bu benim kararım ve benim hayatım. Dedim ya sadece okusun dönsün ve gitsin ama mümkünse BİLSİN.
Bu yolun bana öğrettiklerinden biri de öğretti Avrupalı insanların bizlerden ÇOK ÇOK DAHA DUYARLI olduğu gerçeği. Sıradan paylaşılan ve çok hoşunuza giden bir fotoğrafa destek için hiç yorum yazdınız mı? Hiç birine motivasyon amacı ile "emoji":) yolladınız mı? Bir gülücük, bir kalp...Ya da bir grupta ilginiz dahalinde olsun ya da olmasın bildiklerinizi paylaşıp araştırması için karşı tarafı uyardınız mı? Çok nadirdir... Ama ben bir Türkten görmediğim onca desteği bir çok tanımadığım o insanlardan gördüm ve görmeye devam ediyorum.
Sosyal paylaşım sayfalarım yukarıda olduğu gibidir. İlginiz olsun ya da olmasın, başınıza gelsin ya da gelmesin bence hiç farketmez. Siz ya da çevrenizdekiler aday olabilirsiniz. Birbirimize destek olabiliriz. Kaybedeceğimiz ne var ki? Ama ya birini daha kazanırsak ?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder